DİĞER
“Her günlüğün bir gölgesi vardır. Hele ki sanatçı günlüklerinin… André Gide’in Günlük’ünü okurken üzerime düşen gölge 'suç' oldu. André Gide’in Günlük’ünü okurken üzerime düşen gölge 'suç' oldu.”
K24'te Ekim ayının son vitrini: Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
"Bana kalırsa, bir kişinin tek başına, bir cep telefonunun ekranından izlediği Charlie Chaplin, Charlie Chaplin değildir – dahası, münferit izleyiciler ve cep telefonu ekranları o devirde mevcut olsaydı, Charlie Chaplin gibi bir figür var olamazdı, diye düşünüyorum. Sinema öldü; bunun geri dönüşü yok."
"Kitabın militan bir ‘gidenler’ ve ‘çekip gitme’ savunusu olduğunu söyleyemeyiz. Onlar adına konuşsa da yazının da ve esasen fotoğrafların da dile getirdiği sadece gidenlere özgü bir hayaletlik ve artık-orada-olmama hali."
Sürrealizme feminizmi getiren Leonora Carrington'ın metinlerinden Lewis Caroll ile André Breton'a ve sürrealizmin en temel sorusuna bir yolculuk: "Kimim ben?"
"Hastalığa birtakım anlamlar yüklemek ve metaforik bir dille onu içimizde büyütmek, Sontag’ın vurguladığı gibi, nereye gittiği belli olmayan bir akıntının içinde sürüklenmemize yol açar. Oysa hastalığı Barrera Tyszka’nın romanlarındaki gibi sadece yaşamın bir parçası olarak görmeyi başardığımızda, akıntıya kapılıp giden kimi parçalar da gün yüzüne çıkacaktır."
"Akıp Giden Günlerimiz’deki birkaç öyküde yinelenen motifler var. Bunlardan biri hikâye anlatmakla ilgili. Öykü kişileri karşısındakiyle iletişim kurmakta zorlandıklarında hikâye anlatmakta bir çare umuyorlar, ne var ki farklı nedenlerle hikâye anlatmak da iletişimi sağlamıyor ya da kolaylaştırmıyor, en azından ilk seferde."
Babam Afganistan’a, Malraux Çin’e gittiği yaşta olacak, ben bugünkü yaşımda olacağım. İki genç adamın konuşmalarını dinleyeceğim
Fransa’nın prestijli sanat ödüllerinden André Malraux Ödülü bu yıl siyasî kurmaca dalında Ahmet Altan’ın cezaevinde kaleme aldığı “Dünyayı Bir Daha Göremeyeceğim" kitabına verildi
Dünyayı Bir Daha Hiç Görmeyeceğim, Nazi zulmüne karşı direnen Scholl Kardeşler onuruna verilen Geschwister-Scholl Ödülü'ne değer görüldü
Bağlar, muazzam bir roman. Domenico Starnone zamanın akışını, hayatın ve zamane siyasetlerinin tekrar tekrar çalkalanışını iğneyle kuyu kazar gibi irdeliyor...
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık